Tokyo, doğurganlık oranındaki rekor düşüşün ortasında ailelere yardım etmek için haftada 4 günlük bir çalışma öngörüyor

Karoshi, mesleki stres, sakatlık ve hatta iş nedeniyle ölüm anlamına gelen Japonca bir terimdir; bu da şu anda ülkede doğum oranlarının düşmesine neden olan bir şeydir.

Gelecek yıldan itibaren, Nisan ayından itibaren Japonya, dört günlük bir çalışma haftası uygulayacak. Bunun nedeni bir taşla iki kuş vurmak; iş-yaşam dengesini iyileştirirken aynı zamanda azalan doğum oranlarıyla da mücadele etmek.

Bunun dışında, ayrı bir politikayla ilkokul çağındaki çocukların ebeveynlerine, maaşlardaki orantılı indirimlere paralel olarak çalışma saatlerini azaltma olanağı tanınacak.

Japonya’da doğurganlık oranı, uzun yıllar boyunca düştükten sonra geçen Haziran ayında rekor düşük bir seviyeye ulaştı; ancak hükümet gençlerin evlenmesine ve aile kurmasına yardımcı olmak için çaba gösteriyor.

Sağlık, Çalışma ve Refah Bakanlığı, geçen yıl yalnızca 727.277 çocuğun doğduğunu ve doğurganlık oranının 1,2’ye düştüğünü kaydetti. Nüfusun sabit kalması için doğurganlık oranının 2,1 olması gerekiyor. Bu endişe verici düşüşün, nüfusun 2008’de 128 milyondan 2060’a kadar tahmini 86,7 milyona düşmesi bekleniyor.

“Çalışma yöntemlerini esnek bir şekilde gözden geçireceğiz ve doğum veya çocuk bakımı gibi yaşam olayları nedeniyle hiç kimsenin kariyerinden vazgeçmek zorunda kalmamasını sağlayacağız. Şimdi Tokyo’nun yaşamları ve geçim kaynaklarını koruma ve geliştirme inisiyatifini alma zamanıdır. Tokyo Valisi Yuriko Koike Çarşamba günü yaptığı siyasi konuşmada şunları söyledi: “Ülkenin karşı karşıya olduğu bu zor zamanlarda halkımız için ekonomik ve finansal büyümeye tanık oluyoruz.”

Sosyologlara göre Japonya’nın çalışma kültürü ve yaşam pahalılığı, düşük doğum oranlarının temel nedenleri.

Dünya Bankası raporuna göre ülkede işgücüne katılımda önemli bir cinsiyet farkı var; kadınların oranı %55, erkeklerin oranı ise %72. Özellikle kadınlar iş hayatı ile özel hayat arasında seçim yapmak zorunda kalıyor.

Çalışmalar, dört günlük bir çalışma haftasının refahı ve üretkenliği artırdığını göstermiştir. Bu değişim Batı’da da ilgiyi artırdı. Kâr amacı gütmeyen bir kuruluş olan 4 Day Week Global, küresel denemeler gerçekleştirdi ve olumlu sonuçlar bildirdi.

Ancak doğum oranını artırmaya yönelik politikalar uygulayan tek Asya ülkesi Tokyo değil. Singapur ayrıca esnek bir çalışma ortamı için yeni yönergeler uygulamaya koydu. Güney Kore ayrıca düşen doğum oranları ve derin bir cinsiyet ayrımıyla karşı karşıya. Güney Koreli kadınlar da 4B veya “Dört Hayır” hareketinin sözünü verdiler. Erkeklerle çıkmayı, erkeklerle evlenmeyi, erkeklerle seks yapmayı veya erkeklerden çocuk sahibi olmayı reddediyor.