Yeni Delhi:
Suriyeli isyancı güçler ilerleme kaydettiklerini ve kendilerini Başkan Beşar Esad’ın iktidar merkezi olan başkent Şam’ın kalbine yaklaştırdıklarını iddia ediyor. Bu hızlı ilerleme, Esad rejimini 2011’de sivil ayaklanmanın ardından patlak veren acımasız iç savaştan bu yana en tehlikeli duruma itti.
Şam’ın İslami Kurtuluş Merkezi dün gece, Suriye ordusunun dış mahallelere çekilmeye başlamasının ardından güçlerinin Suriye’nin üçüncü büyük şehri olan Humus’a girdiğini duyurdu. Şam ile Esad’ın Akdeniz kıyısındaki kaleleri arasında önemli bir kavşak olarak kabul edilen şehir, isyancıların eline geçmenin eşiğinde görünüyor. Heyet Tahrir el-Şam’ın lideri Ebu Muhammed el-Julani, güçlerinin “Humus ve Şam’ın eşiğinde olduğunu ve suç rejiminin devrilmesinin yakın olduğunu” duyurdu.
Hay’at Tahrir el-Şam ve diğer grupların hızlı ilerlemesi Şam’da koordineli bir kıskaç hareketi yarattı. Güneyden, “Güney Operasyon Odası” çatısı altında yeni birleşen isyancı gruplar, 2011 ayaklanmasının beşiği olan Daraa Valiliği’nin kontrolünü ele geçirdi ve başkente doğru yürüme niyetlerini açıkladılar. Bölgeden yayılan video kliplerde Esad’ın babası ve selefi Hafız Esad’ın heykelinin yıkıldığı görülüyor.
Koordineli bir saldırıyla muhalif gruplar, Dürzi çoğunluğun yaşadığı güneybatı şehri Suwayda’nın ve İsrail işgali altındaki Golan Tepeleri yakınındaki Kuneytra’nın kontrolünü de ele geçirdi.
Suriye ordusunun Humus’tan çekilmesi, Şam’ı, Esad rejiminin tarihi desteğinin kaleleri olan kıyı bölgeleri Tartus ve Lazkiye’den etkili bir şekilde izole etti.
Bölge akış halinde
Esad’ın en güçlü müttefiklerinden biri olan İran’ın, askeri komutanları ve diplomatik personeli Suriye’den tahliye etmeye başladığı bildiriliyor. Tahran, Lübnan’daki Hizbullah da dahil olmak üzere bölgesel vekillerini silahlandırma kanalı olarak onlarca yıldır Suriye’ye büyük yatırımlar yaptı. Ancak İran, kendi iç zorlukları ve bölgede devam eden çatışmaların bedeli karşısında artık Esad’ı güçlendirme konusunda yetersiz veya isteksiz görünüyor.
Agence France-Presse’nin haberine göre Hizbullah, güçlerini Şam’ın eteklerinden ve Humus bölgesinden çekiyor.
Esad hükümetinin potansiyel çöküşü Ortadoğu’yu yeniden şekillendirecektir. İsrail için isyancıların zaferi, bir düşmanın yerini başka bir düşmanın alması anlamına geliyor. İran’la Gazze’de Hamas’ın ve Lübnan’da Hizbullah’ın dahil olduğu çok cepheli savaş nedeniyle kendi kaynakları zayıflayan İsrail, Suriyeli isyancılar şeklinde yeni bir baş ağrısıyla karşı karşıya.
Esad’ın diğer önemli müttefiki Rusya ise bu krizde gözle görülür bir şekilde yersiz kaldı. Ukrayna’ya derinden bağlı olan Rus kuvvetleri, Suriye savaşının önceki aşamalarında hayati önem taşıyan hava desteğini sağlayamıyor gibi görünüyor. Bu değişim Esad’ı giderek yalnızlaştırıyor ve başvurabileceği çok az dış kaynak var.
Sivil etki ve uyarılar
Kötüleşen güvenlik durumu siviller açısından vahim sonuçlar doğurdu. Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA), yalnızca bir hafta süren yoğun çatışmalarda 370.000’den fazla insanın yerinden edildiğini bildirdi. ABD’nin Suriye Büyükelçiliği vatandaşlarına bir uyarı yayınlayarak, “ticari seçeneklerin hâlâ mevcut olması” nedeniyle derhal tahliye çağrısında bulundu.
Bazı isyancı grupların ana destekçisi olan Türkiye, sivillerin güvenliği konusundaki endişelerini dile getirirken, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da kan dökülmesine son verilmesi çağrısında bulundu.
Hindistan, vatandaşlarına huzursuzluk nedeniyle Suriye’ye seyahat etmemeleri konusunda uyarıda bulunan bir bildiri yayınladı.
Aslanın Azaltılmış Yumruğu
Suriye devlet medyası Esad’ın Şam’da kaldığı konusunda ısrar ederken, hükümet güçlerinin kaçtığı ve geri çekildiği yönündeki haberler, rejimin kontrolünün hızla dağıldığını gösteriyor. Şam’daki başkanlık sarayına yaklaşık dört kilometre uzaklıktaki güneydeki Moadamiya kasabasında isyancı liderlerin Suriye güçlerini savaşmadan teslim olmaya ikna ettiği bildirildi.
Yakın zamanda ele geçirilen diğer bölgelerde de benzer sahneler yaşandı; burada bölge sakinleri rejim figürlerini devirdi ve siyasi mahkumları serbest bıraktı.
İnternette dolaşan videolar, Suriyeli polis memurlarının üniformalarını bırakıp sivillerin arasına karışmaya çalıştığını gösteriyor. Humus’ta binlerce kişi Esad aleyhinde ve özgür Suriye lehine sloganlar atarak hükümet güçlerinin gidişini kutladı.
Kimyasal silah endişeleri
ABD istihbarat teşkilatları, Esad’ın Şam’ı savunmak için son çare olarak bu tür silahları konuşlandırabileceğinden korkarak şüpheli kimyasal silah depolama alanlarını izliyor. Esad rejimi, iç savaşın başladığı 2011 yılından bu yana vatandaşlara karşı kimyasal silah kullanmakla suçlanıyor.
2013 yılında Guta’ya düzenlenen ve yaklaşık 300 sivilin ölümüne yol açan kimyasal saldırı ve 2017 yılında 100’den fazla kişinin öldüğü bildirilen Han Şeyhun saldırısı, rejim güçlerinin siviller üzerinde Sarin gazı kullandığı bildirilen birkaç vaka arasında yer alıyor. Çok sayıda BM araştırma misyonu, yıllar içinde kimyasal silah kullanımına ilişkin “açık kanıtlar” sağladı.
- Bilet denetçisi CPR uygulayarak tren yolcularını canlandırıyor ve video tartışmalara yol açıyor
- Jabalpur’a bağlı Jan Shatabdi Ekspresinde yılan bulundu, Demiryolları soruşturma başlattı
- Hindistan elçisi Justin Trudeau’nun Kanada-Hindistan ilişkilerini mahvettiğini söyledi
- Tayvan başkanı ABD’de “kırmızı halıda” karşılandı ve Çin buna yanıt verdi
- “Bu çok komik…”