Donald Trump’ın ABD Dışişleri Bakanı adayı Marco Rubio hakkında 5 gerçek

ABD’nin seçilen Başkanı Donald Trump, ABD Dışişleri Bakanlığı görevine Çin’in önde gelen eleştirmenlerinden Florida Senatörü Marco Rubio’yu aday gösterdi. Trump açıklamasında Rubio’yu “özgürlük için çok güçlü bir ses” ve “düşmanlarımızdan asla geri adım atmayacak cesur bir savaşçı” olarak övdü.

İşte Marco Rubio ve kariyeri hakkında 5 gerçek:

1) Erken yaşam ve göçmen kökenleri

Marco Rubio, 1971 yılında Miami, Florida’da, Amerika rüyalarının peşinde Amerika’ya gelen Kübalı göçmenlerin oğlu olarak dünyaya geldi. Babası ziyafet garsonu olarak çalışıyordu, annesi ise evde oturan bir anne olarak işini otel hizmetçisi olarak dengeliyordu. Rubio küçük yaşlardan itibaren inanç, aile, topluluk ve sıkı çalışmanın değerlerini öğrendi.

2) 2010 yılında ABD Senatörü olmadan önce kamu hizmetinde çalışmıştır.

Rubio, Batı Miami Şehir Komiseri ve Florida Temsilciler Meclisi Sözcüsü olmak üzere çeşitli görevlerde bulundu. 2010 yılında ABD Senatosunda sandalye kazandı. Etkili Kanun Yapma Merkezi, Rubio’yu en etkili Cumhuriyetçi olarak sıralarken, Lugar Merkezi onu en iki partili senatörlerden biri olarak tanımladı. Çalışmaları arasında çocuk vergisi kredisinin genişletilmesi, mağdur yardım sisteminde reform yapılması, salgın sırasında küçük işletmelerin desteklenmesi, ABD’nin Çin’e yönelik politikasının yeniden şekillendirilmesi ve ulusal güvenliğin güçlendirilmesi yer alıyor.

3) 2016’da başkanlığa aday olmak

Nisan 2015’te Marco Rubio ABD başkanlık yarışına katıldı. Başlangıçta bu Cumhuriyetçi düzenin tercihiydi. Ancak Şubat 2016’ya gelindiğinde kampanyası zor durumdaydı; yalnızca bir eyaleti kazanmıştı ve delege sayısında Donald Trump ile Ted Cruz’un gerisinde kalmıştı. Rubio’nun kampanyası, Trump’ın alaylarından sert bir darbe aldı; Trump ona “Küçük Marco” adını verdi ve Rubio da Trump’a “başkanlığa talip olan en kaba kişi” diyerek yanıt verdi. Rubio, Mart 2016’da Florida ön seçimini kaybettikten sonra kampanyasını askıya aldı. Başlangıçta siyasetten ayrılmayı düşünse de Rubio, Senato yarışına geri döndü ve 2016’da yeniden seçildi. Trump’ın zaferinden sonra Rubio, muhafazakar, popülist bir duruşa yöneldi ve yeni başkanın önemli bir müttefiki haline geldi.

4) Yasal başarılar

Rubio, Senato’daki görev süresi boyunca sıradan Amerikalıların yaşamlarını iyileştirmeyi amaçlayan çok çeşitli politikaları savundu. Çalışan aileler için çocuk vergisi kredisinin genişletilmesinde ve ABD Gaziler İşleri Bakanlığı’nın, özellikle de zehirli yanık çukurlarına maruz kalan gaziler için sağlık sigortasının reform edilmesinde önemli bir rol oynadı. Pandeminin kapanması sırasında Rubio, Maaş Koruma Programının geçirilmesine yardımcı olarak milyonlarca küçük işletmeyi ayakta tuttu. Ayrıca ABD-Çin ilişkilerinde büyük bir değişimi temsil eden Uygur Zorunlu Çalıştırmayı Önleme Yasasını da yazdı ve kabul etti.

5) Aile hayatı

Rubio sık sık baba olmanın onun en önemli rolü olduğunu vurguluyor. ABD Senatosu’na seçilmeden sadece iki ay önce babasını kaybetti ama sıkı çalışma, sorumluluk ve aile konularında aldığı dersler ona yol göstermeye devam ediyor. Miami yerlisi olan karısı Janet ile ortak arkadaşları aracılığıyla tanıştı ve 1998’de evlendiler. Dört çocukları var: Amanda, Daniela, Anthony ve Dominic.